Çölyak hastalığı, genetik yatkınlığı olan bireylerde gluten proteinine karşı gelişen bir bağışıklık reaksiyonudur. Bayındır Sağlık Grubu İçerenköy Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Tolga Şahin, hastalığın sadece sindirim sistemiyle sınırlı kalmayıp, baş ağrısı, yorgunluk ve hatta kısırlık gibi farklı belirtilerle de kendini gösterebileceğini belirtiyor. Erken tanı ve doğru beslenme ile çölyak hastalarının sağlıklı bir yaşam sürmesi mümkün.
Çölyak Hastalığının Belirtileri Nelerdir?
Çölyak hastalığı, her bireyde farklı belirtilerle ortaya çıkabilir. En sık görülen belirtiler şunlardır:
- Yağlı ve kötü kokulu ishal
- Kilo kaybı
- Karın şişkinliği
- İştahsızlık
- Demir eksikliği anemisi
Doç. Dr. Tolga Şahin, hastalığın sadece klasik semptomlarla değil, sessiz veya atipik formlarla da görülebileceğini vurguluyor. Bu nedenle, belirtileri hafif olan veya farklı sistemleri etkileyen vakaların da değerlendirilmesi önemlidir.
Çölyak Tanısı Nasıl Konulur?
Çölyak tanısı, klinik şüphe üzerine yapılan bir dizi testle konulur. İlk olarak, anti-transglutaminaz, anti-endomisyum gibi oto-antikor testleri yapılır. Ancak bu testlerin negatif olması, hastalığın olmadığı anlamına gelmez. Tanıda en güvenilir yöntem, endoskopik biyopsiyle duodenumdan alınan örneklerde villus atrofisi gibi bulguların saptanmasıdır.
Glutensiz Diyet: Çölyak Hastalığının Tek Tedavisi
Çölyak hastalığını ortadan kaldıran bir ilaç tedavisi bulunmamaktadır. Doç. Dr. Tolga Şahin'e göre, en etkili ve güvenli yöntem ömür boyu glutensiz diyet uygulamaktır. Buğday, arpa, çavdar ve yulaf gibi tahıllar diyetten çıkarılarak yerine pirinç, mısır ve patates gibi glutensiz gıdaların tüketilmesi öneriliyor.
Glutensiz diyete uyum, sadece semptomları azaltmakla kalmaz, aynı zamanda ince bağırsakta oluşan hasarın da zamanla iyileşmesini sağlar. Ancak, glutensiz diyete uyulmaması halinde lenfoma gibi ciddi komplikasyonlar gelişebilir. Bu nedenle, çölyak hastalarının düzenli olarak takip edilmesi önemlidir.
Çölyak hastalığı yaşam boyu süren bir durum olsa da, erken tanı ve kararlı bir diyet tedavisi ile hastaların sağlıklı bir yaşam sürmesi mümkündür. Belirtileri olan kişilerin gecikmeden bir uzmana başvurması büyük önem taşır. Unutmayın, erken tanı hayat kurtarır!