İstanbul için yaptığı deprem uyarılarıyla tanınan Prof. Dr. Naci Görür'ün Japon Konutları'nı ziyaret etmesi tartışmalara yol açtı. İnşaat firmasının reklamını yaptığı iddiaları üzerine Görür ve Japon Konutları'ndan açıklamalar geldi. Peki, gerçek ne? İşte detaylar...
Ziyaretin Amacı Ne?
Naci Görür, ziyaretin amacının reklam olmadığını, bilimsel bir değerlendirme yapmak olduğunu belirtti. Görür, "Bahse konu videodaki Japon Konutları’nın başındaki kişi, üniversiteden öğrencim. Özellikle davet etti, 'Hocam bir gel bak' dedi. Ki ben de çok beğendim. Çünkü yatay mimari olmasına rağmen Türkiye’de ilk kez bir binada izolatör kullanmışlar" şeklinde konuştu. Bu sözler, ziyaretin bilgi paylaşımı ve bilimsel inceleme amacı taşıdığını gösteriyor.
Japon Konutları'ndan Açıklama
Japon Konutları da konuyla ilgili bir açıklama yaparak, Naci Görür'ün ziyaretinin herhangi bir reklam çalışması olmadığını vurguladı. Açıklamada, ziyaretin tamamen bilimsel ve teknik bir değerlendirme amacıyla yapıldığı belirtildi. Ayrıca, asılsız iddialarla ilgili yasal girişimlerin başlatıldığı duyuruldu.
Deprem ve Yapı Güvenliği
Türkiye, deprem kuşağında yer alan bir ülke olduğu için yapı güvenliği büyük önem taşıyor. Depreme dayanıklı yapılar inşa etmek, olası can kayıplarını en aza indirmek için kritik bir adım. Bu bağlamda, Japon Konutları'nın yatay mimariyi tercih etmesi ve binalarında izolatör kullanması dikkat çekici bir özellik. İzolatörler, deprem sırasında binanın hareketini azaltarak yapıya zarar gelmesini engelliyor. Bu teknoloji, özellikle büyük şehirlerdeki yüksek binalar için hayati önem taşıyor.
Naci Görür'ün Japon Konutları ziyareti, deprem güvenliği ve yapı teknolojileri konusundaki farkındalığı artırma potansiyeli taşıyor. Ziyaretin reklam amaçlı olup olmadığı tartışmaları bir yana, bu tür incelemelerin ve bilgi paylaşımlarının sektör için faydalı olacağı açık. Özellikle deprem riski taşıyan bölgelerde, yapıların güvenliği konusunda daha bilinçli olmak ve yenilikçi teknolojileri desteklemek gerekiyor. Bu olay, yapı sektöründe şeffaflığın ve bilimsel yaklaşımların önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.
