CHP Genel Başkan Yardımcısı Ulaş Karasu, Türk Hava Yolları'nda (THY) yaşanan bir durumu gündeme taşıdı. Karasu, THY'nin 60 hukukçusu olmasına rağmen Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun'un avukatından hukuk danışmanlığı hizmeti aldığını belirterek, bu durumu sert bir dille eleştirdi.

THY'de Yönetim Değişikliği ve Yeni Atamalar

Karasu, THY Anonim Ortaklığı’nın 2024 yılı hesap ve faaliyetlerine yönelik olağan genel kurul toplantısının yapıldığını ve bu toplantıda bazı önemli kararlar alındığını ifade etti. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fatmanur Altun ve Hüseyin Keskin'in yönetim kurulu üyeliklerine son verildiğini belirten Karasu, yerlerine yapılan atamaların da dikkat çekici olduğunu söyledi. Özkan Yavuz'un AKP'den belediye başkan adayı olduğunu, Gülden Nacar'ın ise AKP İl Kadın Kolları Başkan Yardımcılığı yaptığını vurguladı.

Karasu, konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

"Arpalık Haline Getirdikleri Kurumlarda..."

Karasu, THY'deki bu durumu eleştirirken, kurumların siyasi çıkarlar için "arpalık" haline getirildiğini iddia etti. Ayrıca, THY Genel Müdürü Bilal Ekşi'nin kardeşi Kemal Ekşi'nin THY Kadıköy'de satış müdürü olduğunu, oğlu Melih Ekşi'nin ise THY’nin şirketi olan TCI'da işe girdiğini belirterek, nepotizm iddialarını da gündeme getirdi.

Karasu'nun açıklamasına göre, bu tür uygulamalar, hukukun ayaklar altına alınmasına ve kurumların siyasi çıkarlar doğrultusunda kullanılmasına yol açıyor. Karasu, bu duruma tepki göstererek, günü geldiğinde yargı yoluyla hesap sorulacağını vurguladı.

Türkiye'de Kurumsal Yönetişim Tartışmaları

Türkiye'de son dönemde kamu kurumlarında ve şirketlerde yaşanan atamalar ve uygulamalar, kurumsal yönetişim ilkeleri ve şeffaflık konularında tartışmalara yol açıyor. Özellikle siyasi bağlantıları olan kişilerin önemli pozisyonlara getirilmesi ve kurumların kaynaklarının siyasi amaçlarla kullanıldığı iddiaları, kamuoyunda tepkilere neden oluyor. Bu tür tartışmalar, Türkiye'deki kurumsal yönetişim standartlarının yükseltilmesi ve hesap verebilirliğin sağlanması gerekliliğini bir kez daha ortaya koyuyor.

Ulaş Karasu'nun açıklamaları, THY'deki yönetim değişiklikleri, atamalar ve dışarıdan alınan danışmanlık hizmetiyle ilgili ciddi iddiaları gündeme getirdi. Bu iddiaların ne kadarının doğru olduğu ve THY'nin bu konuda nasıl bir açıklama yapacağı merakla bekleniyor. Ancak bu durum, Türkiye'deki kamu kurumlarında yaşanan benzer tartışmaları da beraberinde getirerek, kurumsal yönetişim ve şeffaflık konularının önemini bir kez daha vurguluyor.