
Türkiye'de Basın Özgürlüğü Alarm Veriyor! İşte Utanç Verici Sıralama
CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü vesilesiyle Türkiye'deki basın özgürlüğünün durumuna dikkat çekti. Bülbül, Türkiye'nin Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'ndeki düşüşünü eleştirerek, "Gazeteciliğin suç hakikatin tehdit sayıldığı bir ülkede demokrasi olamaz" ifadelerini kullandı.
Türkiye Basın Özgürlüğü Endeksi'nde Dipte Mi?
Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) tarafından yayınlanan 2025 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'ne göre Türkiye, 180 ülke arasında 159. sırada yer alıyor. Bu durum, Türkiye'nin basın özgürlüğü açısından "çok vahim" bir durumda olduğunu gösteriyor. Bülbül, AKP'nin iktidara geldiği 2002 yılında Türkiye'nin 99. sırada olduğunu hatırlatarak, son 23 yılda yaşanan 60 sıralık gerilemeye dikkat çekti.
Baskılar ve Sansür Artıyor Mu?
Bülbül, Türkiye'de ifade özgürlüğünün sistematik olarak geriletildiğini, sansür ve medya üzerindeki baskıların arttığını vurguladı. Özellikle sokakta eyleme çıkan gençlerin ve ekmek kuyruğundaki vatandaşların sesini duyuran basının susturulmak istendiğini belirtti. RTÜK'ün sansürcü yaklaşımının gazetecilerin üzerinde Demokles'in kılıcı gibi sallandığını, gazetecilerin sadece işlerini yaptıkları için davalarla, sansürle ve güvencesizlikle cezalandırıldığını ifade etti.
Anayasa'nın 28. maddesinin "Basın hürdür, sansür edilemez" hükmünü hatırlatan Bülbül, halkın haber alma hakkının anayasal güvence altında olduğunu vurguladı. Ancak, Türkiye'de basının susturulması, gazeteciliğin suç sayılması ve halkın haber alma hakkının yok sayılması durumunun, adı konmamış bir istibdat rejiminin hüküm sürdüğü anlamına geldiğini savundu.
- Basın özgürlüğü demokrasinin temelidir.
- Sansür ve baskılar kabul edilemez.
- Halkın haber alma hakkı korunmalıdır.
Türkiye'de basın özgürlüğünün geldiği nokta endişe verici. Uluslararası kuruluşların raporları ve yaşanan olaylar, medyanın üzerindeki baskının arttığını ve gazetecilerin zor şartlarda görev yaptığını gösteriyor. Bu durum, demokrasinin işleyişi ve halkın doğru bilgilendirilmesi açısından büyük bir tehdit oluşturuyor. Basın özgürlüğünün korunması ve geliştirilmesi, Türkiye'nin geleceği için hayati önem taşıyor.