2020'den bu yana küresel salgın, Rusya-Ukrayna Savaşı ve Orta Doğu'daki gerilimler, dünya ekonomileri için zorlu bir sınav oluşturdu. Peki, Türkiye tüm bu jeopolitik ve jeoekonomik sınamalara karşı neden bu kadar dayanıklı? İşte Türkiye'nin bu dayanıklılığının ardındaki faktörler.

Türkiye'nin Jeopolitik Dayanıklılığının Temel Taşları

Türkiye'nin jeopolitik şoklara karşı dayanıklılığı çeşitli faktörlere dayanmaktadır:

• Siyasi Güç: Cumhurbaşkanı'nın güçlü liderliği, Türkiye'nin küresel arenadaki rolünü güçlendiriyor ve ülkeyi bir barış ve istikrar müzakerecisi konumuna taşıyor. Siyasi istikrar, jeopolitik şoklara karşı önemli bir dayanak noktasıdır.
• Askeri Güç: Türkiye, askeri alanda caydırıcı bir güç olma yolunda hızla ilerliyor. Cumhuriyet tarihinin en güçlü dönemlerinden birini yaşayan Türk ordusu, ülkenin güvenliğini sağlamada kritik bir rol oynuyor.
• Bilgi, Teknoloji ve İstihbarat Gücü: Türkiye, havacılık, uzay ve savunma teknolojilerinde önemli adımlar atıyor. Milli İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT) başarılı operasyonları ve dezenformasyonla mücadele çalışmaları, ülkenin jeopolitik şoklara karşı direncini artırıyor.

Ekonomik Güç ve Altyapı Yatırımları

Türkiye'nin ekonomik gücü, altyapı yatırımları ve ihracat performansıyla destekleniyor. Ülke, enerji, ticaret, ulaştırma ve lojistik koridorları için vazgeçilmez bir merkez haline geliyor. İhracatçılar, Türkiye'nin ihracat hacmini artırmak için dünya genelinde aktif olarak çalışıyor. OECD ve G20 ülkeleri arasında en düşük kamu borcuna sahip ülkelerden biri olması, Türkiye'ye ekonomik manevra alanı sağlıyor.

Türkiye'nin jeopolitik şoklara karşı dayanıklılığı, siyasi istikrar, askeri güç, teknolojik ilerleme, istihbarat kabiliyetleri ve ekonomik sağlamlık gibi çeşitli faktörlerin birleşiminden kaynaklanmaktadır. Ülkenin bu gücü, bölgedeki ve dünyadaki rolünü daha da önemli hale getirmektedir. Gözünü Türkiye'ye çeviren coğrafyalara, bu gücün farkında olunduğu mesajı verilmeye devam edilmelidir.