Adana'da yaşayan 3 çocuk annesi öğretmen Burcu K., ikinci evliliğinde yaşadığı şiddet olayları nedeniyle boşanma davası açarak yardım çığlığında bulundu. Fen bilgisi öğretmeni olan Burcu K., eşi B.K.'nin kendisine uyguladığı şiddetten dolayı büyük bir travma yaşadığını belirtiyor. İşte detaylar...

Öğretmen Burcu'nun Kabus Dolu Evliliği

Adana'da 13 yıldır fen bilgisi öğretmeni olarak görev yapan Burcu K., ilk evliliğinden iki çocuğa sahip. Şubat 2023'te güvenlik kamera sistemleri kurulumu yapan B. K. ile hayatını birleştiren Burcu K.'nin bu evliliği, kısa sürede kabusa dönüştü. Bu evliliğinden Berra (1,5) adında bir kızı olan Burcu K., 1 yılın ardından şiddetli geçimsizlik ve şiddet olayları nedeniyle B.K.'ye boşanma davası açtı.

Boşanma süreci devam ederken, Burcu K.'nin iddialarına göre B.K., 7 Haziran günü kızını görmek için bir araya geldiği Burcu K.'nin çantasından anahtarını alarak 80 LG 567 plakalı otomobilini izinsiz bir şekilde götürdü. Durumu fark eden Burcu K., boşanma sürecindeki eşinden şikayetçi oldu. Burcu öğretmen, yaşadığı bu olayların ardından yetkililerden ve kamuoyundan yardım bekliyor.

"Beni Bu Adamdan Kurtarın!"

Burcu öğretmen, yaşadığı şiddeti ve çaresizliği şu sözlerle dile getiriyor: "Hayatım karardı. Sürekli korku içindeyim. Beni bu adamdan kurtarın!" Burcu K., eşinin kendisine sürekli olarak psikolojik ve fiziksel şiddet uyguladığını, bu durumun kendisi ve çocukları üzerinde derin travmalar yarattığını belirtiyor. Boşanma davası sürecinde yaşadığı bu son olayla birlikte, can güvenliğinden endişe ettiğini ifade ediyor.

Türkiye'de kadına yönelik şiddet olayları ne yazık ki artmaya devam ediyor. Bu tür olayların önüne geçilmesi için toplumun her kesiminin duyarlı olması ve gerekli önlemlerin alınması büyük önem taşıyor. Burcu öğretmenin yaşadığı bu olay, kadına yönelik şiddetin ne kadar acımasız ve yıkıcı olabileceğini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Sonuç

Adana'da yaşanan bu üzücü olay, kadına yönelik şiddetin toplumumuzdaki derin yaralarından sadece biri. Burcu öğretmenin feryadı, tüm kadınların sesi olmalı ve bu tür olayların son bulması için hep birlikte mücadele etmeliyiz. Yetkililerin ve sivil toplum kuruluşlarının bu konuda daha etkin rol oynaması, şiddet mağduru kadınlara gerekli desteğin sağlanması hayati önem taşıyor. Unutmayalım ki, şiddete sessiz kalmak, şiddeti onaylamak anlamına gelir.