
İBB'de Şok İddia: 3 Milyar Alacak İçin 232 Milyon Rüşvet Mi?
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) yolsuzluk soruşturması, yeni iddialarla gündeme gelmeye devam ediyor. Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanarak tahliye olan iş insanı Ahmet Sari, İBB'den olan 3 milyar TL'yi aşkın alacağını tahsil etmek için 232 milyon TL rüşvet vermek zorunda kaldığını öne sürdü. Sari, bu süreçte Fatih Keleş ve Ertan Yıldız isimli şahısların 26 farklı tarihte bu parayı aldığını iddia etti.
İddiaların Odağındaki İsimler: Fatih Keleş ve Ertan Yıldız
Ahmet Sari'nin iddialarına göre, rüşvet alan isimler Fatih Keleş ve Ertan Yıldız. Sari, bu kişilerin 26 farklı tarihte toplamda 232 milyon TL'ye yakın bir meblağı kendisinden aldığını belirtti. Bu iddialar, İBB'deki yolsuzluk soruşturmasının seyrini değiştirebilecek nitelikte. Soruşturmanın derinleşmesiyle birlikte, Keleş ve Yıldız'ın bu iddialara nasıl bir yanıt vereceği merak konusu.
"Paramı Alamadım, Rüşvet Verdim"
Ahmet Sari'nin ifadesinde yer alan çarpıcı detaylar, olayın vahametini gözler önüne seriyor. Sari, İBB'den olan alacağını tahsil etmek için defalarca girişimde bulunduğunu ancak sonuç alamadığını ifade etti. Çaresizlik içinde rüşvet vermek zorunda kaldığını belirten Sari, yaşadığı süreci şu sözlerle anlattı:
"İBB'den olan alacağım için sürekli kapılarını çaldım. Ancak bir türlü ödeme alamadım. Sonunda Fatih Keleş ve Ertan Yıldız isimli şahıslar benden para istediler. Başka çarem kalmadığı için istenen parayı vermek zorunda kaldım."
Soruşturma Derinleşiyor
Ahmet Sari'nin bu şok iddiaları, İBB yolsuzluk soruşturmasını daha da derinleştirecek gibi görünüyor. Savcılık, Sari'nin ifadesi doğrultusunda yeni deliller elde etmek için harekete geçti. Fatih Keleş ve Ertan Yıldız'ın da ifadelerinin alınması bekleniyor. Soruşturmanın sonucunda, İBB'deki yolsuzluk iddialarının ne kadarının doğru olduğu ve kimlerin bu işe karıştığı ortaya çıkacak.
Bu olay, Türkiye'deki kamu kurumlarında yaşanan yolsuzluk iddialarına bir yenisini ekledi. İBB gibi büyük bir kurumda böyle bir olayın yaşanması, kamuoyunda büyük bir tepkiye yol açtı. Soruşturmanın şeffaf bir şekilde yürütülmesi ve sorumluların en ağır şekilde cezalandırılması bekleniyor.
Bu tür olayların önüne geçmek için kamu kurumlarında daha sıkı denetim mekanizmalarının oluşturulması ve şeffaflığın artırılması gerekiyor. Aksi takdirde, yolsuzluklar devam edecek ve kamu kaynakları heba olmaya devam edecektir.